Senet Alacaklarında Hapis Cezası

Merhabalar, bugün bono (senet) ve çeklerin tahsili ve gerekli durumlarda borçluya hapis cezasının verilebilmesine ilişkin konuşacağız. Öncelikle çek ve senetlerin geçerlilik şartlarına değinip sonrasında tahsil süreci ile ilgili bilgi vereceğiz.

Bir evrakın çek olarak kabul edilebilmesi için zorunlu şekil şartları koyulmuştur. Bunlar; çek kelimesi, koşulsuz belirli bir paranın havale emri, ödeyecek bankanın ismi, banka tarafından verilen seri numarası, karekodu, keşide günü, düzenleyenin imzası, düzenleme ve ödeme yerinin çekte belirtilmesidir. Aynı şekilde bir evrakın senet olarak kabul edilebilmesi için ise, bono veya emre yazılı senet ibaresi, kayıtsız şartsız ödeme vaadi içermesi, lehtarın adı ve soyadının yer alması, düzenleyenin imzası ve düzenleme tarihi aranmaktadır.

Geçerli bir kambiyo senedinin icra takibine konu edilmesinin ardından ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren borçlu, bahsi geçen borç miktarını 10 gün içinde ödeme emrini gönderen icra dairesine ait banka hesabına yatırmalıdır. Ancak takibin dayanağı senedin kambiyo senedi niteliğini haiz olmadığını düşünüyorsa veya takip dayanağı senet altındaki imza kendine ait değilse 5 gün içerisinde icra mahkemesine şikayet edebilmektedir. Hiçbir şekilde itiraz olmaması halinde bahsi geçen senetteki veya senetlerdeki imzanın dosya borçlusuna ait olduğu kabul edilecektir. Borçlunun imzayı haksız yere inkar ettiğinin anlaşılması durumunda ise alacağın yüzde onu oranında para cezası verilmektedir. Yine borçlu, borçlu olmadığını veya borcun ödendiğini veya alacaklı tarafından kendisine mühlet verildiğini veya alacağın zaman aşımına uğradığını veya ilgili icra dairesinin yetkisiz olduğunu iddia etmesi halinde de bu 5 gün içerisinde icra mahkemesine itirazda bulunabilmektedir. İcra mahkemesinde itirazın kabulüne dair bir karar çıkmaması durumunda cebri icraya devam edilecektir. Borçlu tarafından itiraz edilmediği ve üstelik borç da ödenmediği takdirde ise 10 gün içinde İİK 74. maddeye göre, itiraz edilip de reddedildiği takdirde ise 3 gün içinde 75. maddeye göre borçlunun mal beyanında bulunması gerekmektedir. Borçlu gerek kendisinde gerekse üçüncü şahıslar elinde bulunan mal ve alacaklarına ilişkin borcuna yetecek miktarı ve her türlü kazanç ve gelirini, borcunu ne suretle ödeyeceğini icra dairesine bildirmek zorundadır. Bulunmadığı durumda ise en fazla 3 ay olmak üzere hakkında hapis cezası verilmektedir. Borçlunun hiç mal beyanında bulunmaması veya gerçeğe aykırı beyanda bulunması durumunda ise borçlu, ayrıca üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılacaktır. Detaylı bilgilendirme ve randevu için avkemalakbulut@outlook.com e-posta adresi vasıtasıyla veya +90 532 359 45 61 numaralı cep telefonundan tarafımıza ulaşabilirsiniz.


Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sigorta Alacakları ve Tahkim Süreci

Merhabalar, bugün maddi hasarlı trafik kazalarında meydana gelen zararlara ve bu zararların tazminine ilişkin konuşacağız. Öncelikle kusur durumu, poliçe limitleri ve sigorta şirketlerinin diğer sorumluluklarına değinip sonrasında tahkim sürecin nasıl işlediği ile ilgili bilgi vereceğiz. İlk olarak kusur durumundan bahsedelim. Trafik kazası geçirdiğinizde 6047 sayılı Karayolları Trafik Kanunu, 5684 Sayılı Sigortacılık Kanunu, 6762 Sayılı Türk Ticaret Kanunu, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu, 818 Sayılı Borçlar Kanunu, 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu ve 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun ilgili hükümleri uyarınca hak ve yükümlülükleriniz devreye girecektir. Trafik kazasının akabinde tutanak tanzimi sırasında kusur ile ilgili karşı taraf/taraflarla ihtilafınız olması durumunda polis çağırabilir ve tutanak tanzim ettirebilirsiniz. Kusur durumuna katılmadığınız durumlarda ise itiraz hakkınız bulunmaktadır. Kazada asli kusurlu (%100) olan tarafın sigorta şirketi, kazaya karışan di...
Devamı

The Process Of Removal In Turkey

Hello, today we will discuss deportation and administrative detention decisions, as well as the legal avenues to challenge these decisions. First, we will address the grounds for deportation decisions and then discuss the legal avenues and timeframes for challenging deportation and administrative detention decisions. Deportation procedures are regulated in the fourth section of the second part titled "Deportation" of the Law on Foreigners and International Protection No. 6458. Article 54 of this law outlines the reasons for deportation, including: “ (1) a) Foreigners who are deemed to be removed pursuant to Article 59 of the Law numbered 5237 (a. 54/1-a), b) Those who are leaders, members or supporters of a terrorist organization or a benefit oriented criminal organization (a. 54/1-b) c) Foreigners who submit untrue information and false documents during the entry, visa and residence permit procedures (a.54/1-c), ç) Foreigners who make their living from illegiti...
Devamı

Adli Sicil Kaydı Prosedürleri

Merhabalar, bugün adli sicil kaydı, arşivi ve silinmesine ilişkin konuşacağız. Öncelikle adli sicilden bahsedip silinme şartları ve prosedürleri ile ilgili bilgi vereceğiz. Kesinleşmiş mahkeme kararlarına göre kişilerin suçları ve güvenlik tedbirlerine ilişkin bilgileri kaydeden sisteme "adli sicil" adı verilmektedir. Suç tarihi, bir vatandaşın devlet tarafından tutulan suç geçmişi olarak tanımlanabilir. Adli sicil kaydına halk dilinde sabıka kaydı da denmektedir. Kişinin işlediği suç nedeniyle verilen ceza ve tedbirlerin sabıka kaydına geçebilmesi için mahkeme kararının kesinleşmiş olması gerekir. Kesinleşmeyen mahkeme kararları adli sicilinizde yer almaz. Kural olarak, ceza veya koruyucu tedbirle birlikte verilen tüm mahkûmiyet kararları sabıka kaydına kaydedilir. Ancak mahkemenin hükmün açıklanmasının ertelenmesine (HAGB) karar vermesi teknik olarak mahkumiyet sayılmadığından bu kararın adli sicile işlenmesi mümkün değildir. Bu nedenle ayrı bir sisteme kayıt edilirler. B...
Devamı